Hakkâri-Van kara yolunun 30. kilometresindeki gizemli vadi, hem sıra dışı jeolojik yapısıyla hem de kükürtlü suyu ile dikkat çekiyor. Yıllardır yoldan geçenlerin kötü kokudan şikayetçi olduğu vadide, Hakkâri Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Siyabent Bozkurt'un gözlemlerine göre, yer altından çıkan basınçlı hava ve kükürt gazı bu kokuya neden oluyor. Bozkurt, "Yıllarca buradan geçerken araç içini saran koku rahatsız ediyordu. Şimdi anlıyoruz ki bu, yer altından gelen hava ve kükürtten kaynaklanıyor. Hava yer yer basınçla fışkırıyor, hırıltı benzeri sesler duyuluyor. Oldukça ürkütücü," diyor. Vadideki kükürtlü su ve çamur, bazı kişiler tarafından cilt rahatsızlıklarına iyi geldiği iddiasıyla kullanılıyor. Ancak ilginç bir şekilde, bu suyu içen yüzlerce keklik ve şahin gibi kanatlı hayvanın telef olduğu gözlemleniyor. Bozkurt, "Susuzluktan bu suyu içen birçok kuş öldü. İnsanlar ise çamur banyosu yapıyor ve fayda gördüklerini söylüyor," şeklinde açıklıyor. Bu durumun hem çevre hem de insan sağlığı açısından riskler taşıdığına dikkat çeken Bozkurt, yetkililerden bölgenin jeolojik açıdan incelenmesini ve kükürtlü suyun etkilerinin bilimsel olarak araştırılmasını talep ediyor. Yer altından gelen basınçlı havanın olası deprem riskleriyle bağlantısının da araştırılması gerektiğini belirtiyor. Bölge halkı ise, bu doğal kaynağın kontrol altında tutularak kaplıca tesisi haline getirilmesini ve sağlık turizmine kazandırılmasını öneriyor. Bu sayede hem istihdamın artacağını hem de Hakkâri'nin turizm potansiyelinin geliştirilebileceğini düşünüyorlar.